İzmir Kâtip Çelebi Ünivesitesi Slogan

Türkiye’nin Disiplinlerarası İlk Adli Rehabilitasyon Sempozyumu İKÇÜ’de Düzenlendi

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Fizyoterapi Bölümü, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Adli Bilimciler Derneği tarafından “Adli Rehabilitasyon Sempozyumu” düzenlendi.

İKÇÜ Prof. Dr. Fuat Sezgin Konferans Salonunda düzenlenen ve disiplinlerarası bir nitelik taşıyan ‘Adli Rehabilitasyon Sempozyumu’na, Sempozyum Onursal Başkanı İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Muhsin Akbaş ve Prof. Dr. Süleyman Akbulut, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derya Özer Kaya, Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Batır, Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emre Güler, Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fikri Salman, Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hatice Yıldırım Sarı, Adli Bilimciler Derneği Başkanı ve İKÇÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Hamit Hancı ile akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. 

Öncelikle Bireyin Kendi İç Dünyası ile İletişimi Sağlanmalı

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Adli Rehabilitasyon konusunu adli bilimler, psikoloji, fizyoterapi, spor ve din alanları çerçevesinde disiplinlerarası bir şekilde ele almayı amaçlayan “Adli Rehabilitasyon Sempozyumu”na İKÇÜ’nün ev sahipliği yapmasından duyduğu memnuniyeti ifade etti. “Suçlunun formel kodlarla cezalandırıldığı bir sistemden suçu önleyici bir anlayışa doğru yönelimin olduğu günümüzde bu türden çok disiplinli organizasyonları önemli görüyorum” diyen Prof. Dr. Köse, suç ve suçlu üzerinden işleyen bir adalet sisteminin sosyal ve manevi yönlerden çok sayıda sorun oluşturduğunu dile getirdi. Modernleşme ile birlikte yerel olanın, sosyal ve kültürel değerlerin ve maneviyatın yerine maddeci ve hazcı olan evrensel kodların geçmesinin insanları iç dünyalarından uzaklaştırdığına vurgu yapan Prof. Dr. Köse, suçu teşvik eden, şiddeti öğreten ve özendiren, öfke ve stresi besleyen ve insanların her saniyesine eşlik eden mobil teknolojilerin de bu süreci desteklediğini belirterek, adli süreçlere ilişkin incelemelerde bu konunun üzerinde hassasiyetle ve daha fazla durulması gerektiğini kaydetti. Suçun işlenmeden önlenmesinin ve insanları suça götüren nedenlerin ortadan kaldırılmasının önemine değinen Prof. Dr. Köse, “İnsanların modernleşmenin getirdiği sorunlarla baş edebilmeleri, kaybettikleri değerleri yeniden kazanmaları, sosyal ilişkileri tekrar kıymetli görmeleri için manevi boyuta ve dini duygulara odaklı girişimlerin hesaba katılması zorunludur. Bu çerçevede ilk adım, bireyin kendi iç dünyası ile iletişiminin sağlanması olmalıdır. Bireyin iç dünyası ile iletişimi, kişinin kendi düşüncelerini, duygularını, inançlarını anlaması ve bunları sağlıklı biçimde ifade edebilmesi demektir” ifadelerini kullandı. 

Disiplinlerarası, Yenilikçi, Özgün ve Türkiye’de İlk

Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derya Özer Kaya ise, Adli Bilimlerin alt ve ortak çalışma alanı olan Adli Rehabilitasyon konusunu daha iyi anlamak, tartışmak, anlamlandırmak, yapılandırmak ve toplumsal anlamda sorunlara en iyi yaklaşım oluşturabilecek katkıları sağlamak amacıyla düzenlenen sempozyumun, pek çok disiplini bir araya getirmesi ve konuyu yenilikçi, özgün bakış açılarıyla ele alması itibariyle Türkiye’de ilk olma özelliği taşıdığını hatırlattı. “Bugün, bu sempozyumda Adli Rehabilitasyon kavramını ve bu alanda yapılabilecekleri Adli Bilimci, Fizyoterapist, Psikolog, İlahiyatçı, Hukukçu, Diş Hekimi ve Spor Bilimci gibi farklı perspektiflere sahip pek çok uzman ile tartışacağız” diyen Prof. Dr. Kaya, 6 Şubatta yaşanan deprem felaketinin yaralarının sarılmaya devam ettiği, Ukrayna-Rusya savaşının ve İsrail’in Gazze saldırılarının dehşetinin yaşandığı şu günlerde, küresel olarak her canlının hayat hakkına ve adil yaşamı ve sağlığı güvence altına almaya yönelik doğrudan katkıda bulunan Adli Bilimler alanındaki bu gibi çalışmaların çok değerli ve anlamlı olduğunun altını çizdi. Prof. Dr. Kaya, sempozyumun içeriği ve akışı ile ilgili bilgi verdikten sonra, sempozyumun gerçekleşmesine destek veren Sempozyum Onursal Başkanı İKÇÜ Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse’ye, Kongre Başkanı Prof. Dr. İ. Hamit Hancı’ya, bilimsel olarak konunun detaylı irdelenmesini sağlayan bilim insanlarına, Sempozyum Bilimsel Komitesine, Düzenleme Kuruluna, teknik ekibe, idari personellere, destek ekibine ve katılımcılara teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı. 

Farklı Disiplinlerde Çalışan Meslek Gruplarını Bir Araya Getirdik

Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. İ. Hamit Hancı, birçok adli konu ve olayın çözümlenmesinin özel bilgileri, teknikleri ve uzmanlığı gerektirdiğini; adli bilimlerin bu gereksinimden doğan ve Tıp, Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler alanlarındaki bilgilerin adaletin hizmetine sunulması ile ilgilenen bir bilim dalı olarak ortaya çıktığını ifade etti. Adli Bilimler alanının zaman içerisindeki genişlemesinden söz eden Prof. Dr. Hancı, 2001 yılında kurulan Adli Bilimciler Derneği’nin alanda çalışan Adli Bilimcileri bir araya getirerek Adli Bilimlerin gelişmesine katkıda bulunduğunu aktararak, “Zaman içerisinde yaptığımız çalışmalarla Adli Bilimlerin tanımını ve kapsamını genişlettik. 2017 yılında hazırladığımız ‘Su Altı Olay Yeri İnceleme’ adlı kitabımızda Adli Bilimleri, ‘Tıp, Sağlık, Temel, Fen, Sosyal, Siber, Uzay, Ulaştırma, Savunma ve Güvenlik bilimleri ile Felsefe, Spor ve Sanatın adalete bilirkişilik hizmeti vermesini sağlayan bilimler bütünüdür’ şeklinde tanımladık. Derneğimiz Türkiye’deki ilk Adli Diş Hekimliği, Adli Antropoloji, Yangın İncelemeleri, Adli Psikiyatri, Adli Hemşirelik, Adli Ebelik, Adli Bilişim, Adli Mühendislik sertifikalı kurslarını düzenlemiştir” diye konuştu. Adli Bilimlerin 120 alt dalı bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Hancı, İKÇÜ’de düzenlenen sempozyumun alanda Türkiye’deki disiplinlerarası ilk Adli Rehabilitasyon Sempozyumu olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Hancı, “Bu sempozyumda, suç işleyenlere yönelik maddi, manevi, fiziksel ve sporla ilişkili rehabilitasyon uygulamalarını ele alacağız. Çok farklı disiplinlerde çalışan meslek gruplarını bir araya getirip, onların bakış açıları ile bu alana nasıl katkı sunulabileceğini irdeleyeceğiz” dedi.

Açılış konuşmalarının ardından farklı üniversitelerden araştırmacıları ve öğrencileri bir araya getiren sempozyumun bilimsel oturumlarına geçildi.

 

İlgili Resimler


Menüyü Kapat